2 Ekim 2011 Pazar

BEN YEMEK YEMEYE DEVAM EDIYORUM.

Evet ben yemek yemeye devam ediyorum, geziyorum, yiyorum, içiyorum, yeni yerler keşfediyorum ama uzun zamandır sizlerle paylaşamıyorum. Yazmayı gerçekten çok özledim ve artık bu haftadan itibaren güncel bir şekilde yazmaya devam edeceğim. Blogum bu haftadan itibaren yeniden doğsun. Tüm takipçilerden özür dileyerek yeni lezzet duraklarını en güzel fotoğraflarla yazmaya devam ediyorum. Lezzetli haftalar : )

20 Şubat 2011 Pazar

THE LOX CAFE - TUNALI

Çoğu zaman sevdiğiniz bir şey canınız çektiğinde iyisini bulmak zordur. Kebap istersiniz üşenmez gidersiniz ama aklınızdaki lezzete uymaz, pizza istersiniz kalın gelir 1 dilimde doyarsınız ya da hamburgerin eti fazla pişmemiştir, sizi canınızın çektiğine pişman eder. Ama canınızın sık sık çektiği bir şey varsa işte o zaman iyi bir yer keşfettiğiniz de oranın müdavimi olur, her seferinde tekrar tekrar oraya gidersiniz. Benim de yıllar önce keşfettiğim, iyi ki de keşfetmişim dediğim bir yer var. The Lox cafe. Keşfetme sebebim Waffle. O waffle yüzünden bağımlı gibiyim. İlaç saatim gelmiş gibi neredeyse Tunalı'ya her gidişimde tok karnına 1 kez Waffle alıyorum. Küçük bir yer Lox cafe hemen hemen her masada yemekten sonra wafflelar paylaşılıyor, eller yüzler çikolata sos oluyor. Benim Ankara'da waffle için tek adresim Lox. Hürriyet Cuma eki bile waffle'ın en iyi 10 adresine Lox Cafe'yi eklemiş. Hem de 4. sıradan. Saatlerce ben bu lezzeti anlatabilirim. Ama en iyisi ben anlatmayım siz gidin uzun uzun yiyin, utanmayın verdikleri waffle'ın içinde neler istediğiniz listesinde hemen hemen her şeyi ekleyin. Çünkü tadı öyle çıkıyor. İçindeki her şey mi lezzetli olur ya. Bir şey de yakışmamış diyelim, yok olmamış waffle lezzetsiz olmuş diyelim ama yok arkadaş tek kelimeyle süper, bu işin hakkını fazlasıyla veriyorlar. En son anlatmam gerekeni ilk önce anlattım. Ama napalım tutamadım kendimi. Fiyatı 8 TL. Benden bir tavsiye; hamurunu kalın hamur isteyin.


Evet, en son anlatmamız gerekeni en önce anlattık şimdi normal sıramıza dönelim. Lox'da siparişleriniz alındıktan sonra ortaya çeşitli ve lezzetli ekmekler geliyor. Hemen yanında da zeytin-zeytinyağı. Ben bu tür oyalayıcıları seviyorum. Yemeklerin gelmesini beklerken atıştırmalık bir şeyler yemek zamanı hızla geçirtiyor, yemekleri beklerken sıkılmıyorsunuz.


Oyalayıcımızdan sonra sıra siparişlerde. Son zamanlarda dışarda makarnadan daha doğrusu fettucineden başka bir şey yemez oldum. Yediğim tavuklu, mantarlı fettucine gerçekten lezzetliydi. Sosu tam kıvamında, yerken baymıyor. Tavuklar da lezzetli. Yediğim en güzel 2. fettucine. En güzelini nerede yediniz diye sorarsanız cevap Big Chefs. Onu da başka bir zamanda yazıcam. Porsiyonda doyurucu miktarda. Öyle ben makarnayla doymam demeyin, gidin bir deneyin. Fiyatı 8 TL


Diğer yemeğimiz kırmız biber sosuna yatırılmış tavuklar. İşte ben bunda biraz hayal kırıklığına uğradım. Çok hoşuma gitmedi ama zevk meselesi tabii ki. Tavukların altındaki sos biraz menemen kıvamındaydı. Bende tavuklu menemen yiyormuş hissi bıraktı. Ama tavukların yanındaki fettucine de lezzetli. Patates kızartması bol. Doyurucu bir yemek ama benim pek hoşuma gitmedi maalesef. Fiyatı 9.50 TL.


P.S. Tatlımız tüm yediklerimizi unutturdu tabii, bundandır böyle en başlarda yerini almasının sebebi. Resmini görünce tekrar tekrar canım çekiyor, ilaç saatim geldi galiba tok karnına 1 waffle :)


19 Şubat 2011 Cumartesi

ETİLER MARMARİS BÜFE - ÇAYYOLU

İstanbullular tarafından pek sevilmeyen, bir çok öğrenci tarafından sıkıcı bulunan, saatler akşam 10'u gösterdiğinde sokaklarda pek kimseye rastlanılmayan Ankara bu aralar hiç olmadığı kadar popüler. Önce Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi daha sonra Aşk Tesadüfleri Sever, Ankara'yı tekrar sevilesi, gezilesi, özlenesi yaptı. Hatta İstanbullular tarafından yapılan "Ankara'nın en güzel tarafı İstanbul'a geri dönmek" geyiğini artık pek duymuyorum. Zaten artık gerekçeleri de kalmadı; Etiler Marmaris Büfe artık Ankara'da da var. : )
Biz Ankaralılar tarafından İstanbul'da en özlem duyulan şeylerdi; Etiler Marmaris Büfe, İnci Profiterol, Şampiyon Kokoreç. Sonunda Etiler Marmaris Büfe'yi Ankara'ya çekmeyi başardık. İyi ki de başardık yoksa bu kadar lezzetli tost kolay kolay bulunamazdı. Kaşarı olması gereken miktarda, sucuk desen enfes, bir de özel tost ekmeğiyle buluşunca işte ortaya  bu güzel tost çıkıyor. Eee bir tostta anca bu kadar övülebilirdi. Fiyatı 3.5 TL


Ayvalık Tostu da süper. Benim Ayvalık Tostum Süper Ayvalık. Normalinden tek farkı Amerikan salatasının olması. Ama lezzetli kılan da bu salata. Olacaksa süper olsun. Tadı da gayet lezzetlli. İçindeki malzemeler kaliteli, belli. Denemekte fayda var. Fiyatı 7TL.


Islak Hamburgerden pek hoşlanmıyorum ben. Belki Ankaralıyım ondandır. Alışık değiliz, bir Ankaralı için Sushi yemek gibi bir şey ıslak hamburger yemek. Cesaret edemiyoruz. İstanbul'da yediğimde de pek beğenmiyordum tadını. Ama Etiler Marmaris Büfe o kadar Ankara'ya gelmiş, İstanbul tadını da tatmamak olmazdı. Tattım fakat çok hoşlanmadık birbirimizden, elektrik alamadık. : ) Sosu da İstanbul'da yediğime göre daha basit kalmış, kendini pek hissettirmiyor. Yine de Ankara'da ıslak hamburger bulmak kolay değil, meraklıları deneyebilir. Fiyatı 2.5 TL.


Yeri Park Caddesinde. Gece acıkanlar için çok çok güzel bir alternatif. Benim gibi gece eğlencesinden sonra çorba içmeyi, kokoreç yemeyi sevmiyorsanız istikamet Etiler Marmaris Büfe. Sabah saat 5'e kadar açık. 7.30'da tekrar hizmet vermeye başlıyorlar.
P.S. Canınız tatlı bir şeyler yemek isterse Leyla veya Mecnun deneyebilirsiniz. Leyla; çikolata muzlu, Mecnun; beyaz çikolata muzlu. Vay be romantizme bak. :)  Bir daha ki sefere denenecek.

10 Şubat 2011 Perşembe

LO & LOUD CAFE - TUNALI


Lo & Loud' da mutlaka ve mutlaka naneli mocha denenmeli, tadı damakta kalmalı, her Tunalı'ya gidişte uğranmalı, bağımlısı olunmalı. Herkes sever mi bilmiyorum ama benim bu aralar bağımlısı olduğum tek kahve bu. Küçük boy fiyatı 5 TL.

BALABANKARA - BALGAT

Balabankara'ya bir arkadaşımın tavsiyesi ile gittim. Ankara'ya Eskişehir'den transfer bir restaurant kendisi. Bir hoşgeldin demek için geç bile kaldım. O kadar lezzetlı yemekler yedim ki neden daha önce keşfetmedim diye kendime kızmadım değil.
Masaya önce ikramlar geliyor. Ezme, turşu ve bulgur pilavı. Ezme bir başka ezme sanki böylesini en iyi kebapçılar da bile yememişimdir. Nar ekşisinin tadı bile özel ve ezmeyi ezme yapan bu nar ekşisi. Turşu ve bulgur pilavı da oldukça lezzetli. Bulgur pilavının üstündeki sos hoşuma gidiyor. Evdeyken bulgur pilavı yemeyi sevmiyorum ama nedense kebapçılardaki bulgur pilavı bana ayrı bir lezzetli geliyor.



İkramların ardından gavurdağı salatası söylüyoruz. Gavurdağı salatası tek kelimeyle muhteşem. Cevizi bol, nar ekşisinin tadı güzel olunca gavurdağı salatası da harika olmuş. Yediğim en lezzetli salata. Fiyatı 6 TL.


Balabankara, Balaban Kebabını çok güzel tanımlamış; Eskişehir'den 40 yıllık Balaban Kebabı ustası, kemik suyuyla lezzetlendirilmiş taze taze pideler, özel tarifini yıllardır koruyan ve eti özenle seçilip çekilerek hazırlanan köfteler, yoğurt, sos, domates, ızgarada közlenmiş biberler ve tabii ki kızgın tereyağı eşliğinde sıcacık bir servis. Bunun üstüne daha ne denebilir ki. Köfteleri, pideleri, sosu her şeyi oldukça lezzetliydi Balaban Kebabının. Bana göre tek sorunu fazla yağlı olmasıydı fakat menü de özellikle belirtmişler yağın ve sosun isteğe göre ayarlanabileceğini; ben bu noktayı atlamışım, bir daha ki sefere az yağlı istemeyi düşünüyorum. Fiyatı 13 TL.


Lezzetli köftelerden sonra sıra tatlıda. Tatlı olarak dondurmalı irmik helvası söylüyoruz. İyi ki de söylüyoruz. Sıradan tatlılara alternatif güzel bir tatlı. Helva da güzel, içindeki dondurma da. Özellikle ben dondurmasının tadını çok beğendim, kesinlikle tavsiye edilir. Fiyatı 4.5 TL.


P.S. Mercimek çorbasının fotoğrafını çekemedim tadı gerçekten güzel, kıvamı yerinde. Ayrı olarak çorbanın yanında kızgın tereyağ servisi yapmaları da sunumu özelleştiriyor. Menüdeki diğer fiyatlar ise şöyle;
Çorbalar 4.5 TL
Salatalar 4.5 - 6 TL
Kırmızı Etler 9 - 15 TL
Beyaz Etler 10 TL
Tatlılar 4 - 5 TL 

6 Şubat 2011 Pazar

REVA İŞKEMBECİSİ VE LOKANTASI - ÇAYYOLU

Bilmiyorum herkeste var mıdır ama ben yeni bir yer açıldığı zaman mutlaka oraya gitmeli, yemeklerini tatmalı ve benzer türde hizmet veren diğer yerlerle kıyaslamalıyım. İşte Reva Lokantası'na da bu sebeplerden ötürü gittim. Gittiğim yerlerin müdavimi olmayı severim çünkü eğer müdavimi olmuşsam demek ki bir şeyler beni oraya çekiyor; beğendiğim, yemekten zevk aldığım bir şeyler var. Reva Lokantası'na da müdavimi olurum ümidiyle gittim ama hayal kırıklığıyla geri döndüm. Diğer sıradan kebapçılardan ne çok iyiydi ne de çok kötü. Benim için sıradan bir kebapçıdan farksızdı.
İlk başta ikram olarak güzel bir salata geliyor. Salata gerçekten lezzetli. Malzemesi bol. Zeytinden mısıra bir salatada olması gereken her şey var. Belki de hayal kırıklığımı yaratan bu salata. Salata güzel olunca kim bilir kebaplar nasıldır diye iyiden iyiye beklentiye giriyorsunuz. Böyle bir salatanın ikram olarak sunulması da güzel.


Salatanın ardından çok beklemeden Lahmacun ve Adana Kebap geliyor. Lahmacun ince ama bir şeyler eksik gibi özellikli akılda kalır bir yanı yok. Tek aklımda kalan yanı yağlı olması. Fiyatı 4 TL.


 Lahmacundan sonra Adana Kebabın tadına bakıyorum. Kötü değil; yağı lahmacuna göre az, eti lezzetli. Fakat aman aman bir tadı yok. Herhangi bir kebabçıya da gitsem aynı lezzette bir Adana yiyebilirmişim gibime geliyor üstelik yanında gelen bulgur pilavı da lezzetsiz. Fiyatı 10 TL. Sanırım ben biraz daha unutulmaz bir lahmacun ve adana kebap yemek istiyordum bundan dolayı hayal kırıklığı yarattı.


P.S. 24 saat açık olması  bir çok bar, gece kulubü olan Çayyolu için büyük avantaj. Reva Lokantası geniş bir çorba menüsüne sahip bu yönüyle de gece yarısı eğlenceden çıkanların uğrak yeri olabilir. Menüdeki diğer fiyatlar ise şöyle;
Çorbalar 6 - 12 TL
Salatalar 5 - 8 TL
Kebaplar 9 - 19 TL
Pideler 7 - 10 TL
Tatlılar 6 - 7 TL

3 Şubat 2011 Perşembe

KARACAOĞLU ALATURKA - SÖĞÜTÖZÜ

Karacaoğlu; Liva, Leda gibi açık büfe çay saati hizmeti sunan yerlere alternatif olan bir restaurant. Tabi ki sadece çay saati yok. Haftasonları 130 çeşitle brunch hizmeti veriyorlar ve bir çok yerdeki brunch fiyatlarına göre oldukça ucuz (16 TL). Daha önceki gidişimde kahvaltılıklarını deneme fırsatı yakalamıştım ve bu fiyata bu kadar nezih bir ortamda bu kadar kaliteli peynirler, reçeller, sucuklar yediğim için şaşırmıştım. Karacaoğlu'nun ortamı o kadar ferah ki uzun saatler orada oturup fonda çalan hafif müzikle beraber bu lezzetli yemekleri yemek gerçekten mutluluk veriyor. Ben bir mekanda öyle uzun saatler oturup saatlerce yemek yiyebilenlerden değilim; yemeğimi yiyip kalkmayı severim fakat Karacaoğlu'nda nedense yemeklerimi biraz daha uzatmayı seviyorum.


Karacaoğlu'nda çay saati haftaiçi hergün 14.00 - 18.00 saatleri arasında yapılıyor. Oldukça geniş olan açık büfede zeytinyağlılar, börekler, gözlemeler, pizzalar, pideler, salatalar, kekler ve sütlü tatlılar yer alıyor. Bununla birlikte masanıza geçtiğiniz anda garsonlar hemen çaylarınızı koymaya başlıyor çünkü çay saatinde limitsiz çayda fiyata dahil. Açık Büfedeki her şey oldukça lezzetli ve tatmin ediciydi. Ben özellikle patlıcan-biber-patates kızartmasını öneririm tabii ki yanında domates ve yoğurt sosuyla. Hiç mi eksiği yok, tabi ki var bana göre tatlı menüsü yetersizdi, gerçi o kadar yedikten sonra tatlıya yer kalmıyor ama bir kaç çeşit fazla olsa hiç de fena olmaz. Fiyatı 12 TL.

 P.S. Çay saati ve brunch dışında menüde kebaplar, pideler, beyaz etler yer alıyor. Saat 18.00 - 22.00 arasında menüdeki fiyatlar üzerinden  % 20 indirim uyguluyorlar.
Salatalar 5-7 TL
Pideler 5-14 TL
Kırmızı Etler 15- 28 TL
Beyaz Etler 12-16 TL
Tatlılar 5-7 TL